06 Aralık, 2010

Mısır: Sharm el-Sheikh Sualtı Dünyası

Mısır seyahatimizin en güzel yanı, hatta hayatımın en güzel saatlerinden bazılarını geçirdiğim yer Şarm el-Şeyh'in güzeller güzeli deniziydi.


Ben tek yıldız dalgıcım, eşim ise 3 yıldız. O yüzden Şarm'daki ilk günümüzde tüplü dalış yapmak için hemen bir tur ayarlamaya gittik. Eşim tur firmalarıyla konuşurken biz de hemen ön taraftaki denize girdik ve rüya görüyorum sandım! Aşağıdaki balıkların çoğu gözümün önünde salınıp duruyordu!


Neredeyse 30-40 santimlik derinlikten itibaren onlarca çeşit rengarenk balık ve rengarenk mercanların-sualtı bitkilerinin-süngerlerin arasında buldum kendimi. Renkler öyle güzeldi ve balıklar öyle çoktu ki hayatımın en büyüleyici anlarından birini yaşadığımı düşündüm... 1 metreden bile az bir derinlikte hayatımda gördüğüm en güzel manzarayı izledim...(Yazının sorundaki linke tıkladığınızda neler gördüğüm hakkında bir fikriniz olacak!)


Ertesi sabah dalış ekibiyle birlikte Tiran Adası'na doğru yola çıktık. Hırsızlık konusunda yaşadığımız korku nedeniyle makinemi yanıma alamadım ama önceki gün aldığımız kullanıp atılacak sualtı makinesi ile fotoğraf çektik. Fotoğraflarda renkler belli değil, onu da hayal gücünüze bırakıyorum =)




Yarısı siyah yarısı ise beyaz olan balıkları görünce "aaa beşiktaşlılar" dedim tabii ama sadece "gluk gluk guluuk" sesi çıktı =) 




Üstteki fotoğrafın alt taraftaki balığı fark ettiniz mi?










İkinci gün ise Ras Muhammed Milli Parkı'na dalışa gittik. Burada dalınan derinlik ilk günden daha fazlaydı ve ek olarak bir mağara dalışı yapıldı.








Şarm el-Şeyh, deniz altı güzellikleri ile, bence insanın ölmeden önce mutlaka görmesi gereken bir yer. Eğer hala ikna olmadıysanız ya da anlattığım güzellikleri gerçek bir makine ile çekmiş birinin rengarenk fotoğraflarını görmek isterseniz tıklayın =)

12 kişi üşenmeyip içini döktü:

nohut oda dedi ki...

demek dalgıcsınız harıka..
guzel bır gezı olmus sızın ıcın..bu arada mısırda boyl eetkınlıklerın oldugunu hıc duymamıstım..

biyasimadahagirdim dedi ki...

ayrı bir alem... belgesellerde izlerim ama kendimi su altında hayal edince nefesim kesiliyor sanki:)

Aslı dedi ki...

Ben daha acemi sayılırım ama çok keyifli,farklı bir dünyada yaşıyor gibi hisssediyor insan... Sharm el-Sheikh aslında sualtı ile dünyaca meşhurmuş, biz de hep belgesel kanallarında görüp ağzımız açık izliyorduk. Çocukları çok küçükken Mısır'a götürmek pek mantıklı değil gibi ama biraz büyüdüklerinde bellerine gelen suda bütün bu canlıları, Kahire müzesindeki firavunları ve hazinelerini üzerine de piramitleri görmeleri hayat boyu unutamayacakları harika bir deneyim olur bence=)

serrose dedi ki...

Ben sualtından korkuyorum hani ne kadar az bilirsem o kadar iyi diye düşünürdüm ama bu fotograflardan sonra canım çekmedi /korkum azalmadı dersem yalan olur

Ohh iyi yapmışsınız

Aslı dedi ki...

Benim gibi arada bir panik atak kapılarını çalıp kaçan bir endişe yumağı bile dalabiliyorsa herkes dalabilir inan! Ama öncce bir göz atayım dersen tek ihtiyacın olan bu manzarayı dakikalarca kesintisiz izleyebilmeni sağlayacak 4-5 TL'lik bir şnorkel seti =))

Aslı dedi ki...

Sergüüül, bak pentaxın da var, Türkiye'ye bir gelişinde 3-4 günde al eğitimini, uygun bir yerlere gittikçe dalarsın. Balık zaten balık, o da sever kesin =)) Yazının sonundaki fotoğraflara baktın mı, işte öyleydi aşağısı ama bu kıl makine ancak bu kadar çekebildi fotoğrafları... Ama Japon denizinden çok korkuyorum, özellikle de o kamyon kadar denizanalarından =((

Sim dedi ki...

Ah!!
Can damarımdan vurdun! :)
Çok çok az blog'a yorum yazıyorum, üşeniyorum miskinim biraz.. Ama bu fotoğraflara kayıtsız kalamazdım.
Bu bayram gidecektim, nasip olmadı. Mayıs gibi en geç, kesin Sharm'ın güzelliklerini keşfetmeye gideceğim. Ne mutlu sizlere, gidip görmüşsünüz.. Şahane.. Şahaneee.... Orada olmak istedim. Azot kokusunu özledim. Regülatörün plastik tadını özledim!! :):)

Aslı dedi ki...

Sim, bu bayram iyi ki gidememişsin valla tam rezillikti =)) Gerçi biz oradayken bizim dalışa gittiğimiz firmanın sahibi olan Yahya'yla Türkiye'den 40 kişilik bir grup da daldı. Kaş'ta hoca olan bir adam vardı, adını hatırlayamıyorum. O organize etmiş, önceden ayarlamışlar, sadece dalış amaçlı gelmişler. Hatta şu Küçük Kadınlar'da Armağan rolündeki kız da vardı aralarında. Herharngi bir ayaralama yapmadan gitmek durumunda kalırsan onların telefonlarını ve ücretlerini gönderirim ;)

Sim, baştan uyarayım ama, orada daldıktan sonra Türkiye'deki hiçbir dalış keyifli gelmeyecek bize muhtemelen.. Gözüm döndü resmen!!! Yazının sonundaki linkten adamın çektiği fotoğraflara baktın mı? İşte onun da dahası var!!!

Yalnız bugün milliyette okudum, bir Alman turiste köpek balığı saldırmış kadın ölmüş =S Biz dalarken de söylemişlerdi dikkatli olun diye ama bu kadar ciddi olduklarını düşünmemiştim...

nazo dedi ki...

Ben de çok istiyorum. Yass'da görüp, çok kıskanmıştım :D Şimdi bunları da gördüm tam oldu :D Biraz ürkütücü ama çok renkli, çok güzel balıklar.. Nihayet gezinin güzel anlarını da okuduk :)

Marjo on makeup frenzy dedi ki...

Aaaaa nası özendim şimdi sende görünce :) Ben gideli 3 sene oldu ama hala aklımda. Çok ama çok güzel olduğunu baştan söylemiştim zaten :P Milli parkta daldık biz de. Yaaaa ne güzel yerler var dünyada :D Piramitleri, Kahire'yi nasıl buldunuz? :P

Aslı dedi ki...

N@zom, çok güzel su altı çok! Zaten dalış yapmamış olsaydık o tatili mumyalar bile kurtaramazdı açıkçası =))

Aslı dedi ki...

Marjo, milli park hakikaten çok güzeldi =) İnsan hakikaten inanamıyor değil mi, ben de aynı cümleyi kurmuştum direkt "DÜnyada ne kadar güzel yerler var!" diye... Piramitleri gezebilmek için biraz mücadele evrmek zorunda kaldık, Kahire müzesini ise ingilizce dinledik mecburen ama onlar da güzeldi =)

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails

Kim o?