Hafta sonu Trabzon'daydık. Karadenizin bulutlu havası artık yaza ve güneşe veda ettiğimizi iyice yüzümüze vurdu... Pembeleşen yanaklarla birlikte saçlarımın renginin açılma ihtimalinin de sona erdiğini kabullendim.
Tam "Gitti güzelim yaz, bu yaz da papatya suları işe yaramadı, güneşle de ancak bu kadar açıldı saçımın rengi" derken Watsons'da daha önce de gördüğüm Extrait Dora'yı fark ettim. Sun In gibi bir ürün, papatya özlü saç açıcı olarak geçiyor. Alsam mı denesem mi derken içindeki hidrojen peroksit yüzünden almadan çıktım mağazadan. Sonradan internetten kullanıcı yorumlarını okuyunca da iyice aklıma düştü, başladım "keşke alsaydım" demeye :))
Uzungöl dönüşü dayanamadım, uğrayıp aldık. Dün gece ilk denememi yaptım, öncesindeki "Ya saçlarım turuncu olursa" korkum boşa çıktı. Zaten açık kumral olan saçlarım hala gayet açık kumral... Saç rengimde hiçbir değişiklik olmadı sadece elimde bir bölge bembeyaz olup mnik minik beyaz kabarcıklar çıkartıp ödümü patlattı, elime bunu yapar saçıma ne yapar diye korktum! Şimdilik saçlarım yerli yerinde ve uygulamadan önceki gibi görünüyor.
Beklediğim saç rengi değişimi ilk kullanımda olmadı, 3-4 kullanım sonrasında ancak değişecekse de elimi yakan bir şeyi sık sık saçıma sürmekten kaçınmalı mıyım emin olamadım bir türlü, ne dersiniz?
saç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
saç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
09 Ekim, 2012
14 Eylül, 2011
Project OMG! Pan-1
"Bir Project Pan lazım" diye inleyen çekmecelerime daha fazla karşı koyamadım... Aphraell de verdi gazı, haydi dedim bir sonbahar temizliği olsun, dolup taşan çekmecelerim boşalsın.
Meğer ipin ucu kaçalı çooook olmuş! Ürünler sıraya dizilip giderken inanamadım, saymaya başladığımda ise dehşete kapıldım resmen!
Listem çok uzun olduğu için ilk etapta parfüm, deodorant, pudra ve rujları, sonrasında da cilt bakım ürünlerini bitirmeyi planlıyorum. Şu anda eylül ayının ortalarındayız, kasım ayının sonuna kadar bu resimlerden hiçbir şey kalmamış olmasına çalışacağım. Zaten kalmamalı da çünkü resimlerdeki ürünlerden çoğunun yedeği var onlar da apayrı ve koccaman bir çekmeceyi kaplıyor.
Karşınızda uzayıııp giden, kısalması için çırpınacağım listemn birinci bölümü:
1. Rosense %100 Gülsuyu:
Katkısız olan bu gül suyunu kullanırken gayet memnundum aslında. Cildi yakmıyor ve kurutmuyordu ama bu daha bitmeden aldığım yüz temizleme jellerinin takımı olan tonikler yüzünden buzdolabında unuttum gitti... (Gül suyunu buzdolabında muhafaza ederseniz daha uzun süre taze kalıyor) 8tl'ye alınabilecek en doğal ve iyi ürün hala bu bence.
2. Rosense Yüz Yıkama Köpüğü:
Ne kötü ne de iyi, ortalama bir yüz yıkama köpüğüydü, daha bu bitmeden eve giren yeni temizleme jelleri yüzünden bu da unutulup gitti.
3. The Body Shop Seaweed Serisi Yüz Yıkama Jeli:
Cildi kurutmayan, hafif ve güzel kokan bir jel. Bu seriyi çok severek kulanıyorum; jelini, toniğini, nemlendiricisini ve temizleme sütünü set halinde almıştım. Jeli akşam yüzümü yıkarken kullanıyorum. Sanıyorum hedeflediğim tarihe kadar bitecek.
4. Garnier Derinlemesine Arındırıcı Peeling Jeli
Peeling etkisi çok az olan bir jel bu, peeling pıtırcıkları çok ince, çok minik. Benim cildim karma-yağlı arası bir cilt ve günlük olarak üst üste bu jeli kullansam bile tahriş ya da kurutma yapmıyor. Ama vaadettiği siyah noktalarda azalma ve gözenekleri küçültme gibi bir etki de yapmadı bende. Bir bitsin, bir daha almayacağım :D
5. Garnier 3'ü 1 arada
Temizleme, peeling ve maskeyi aynı anda yapabileceğinizi söyleyen bir ürün. Sulandırıp yüzünüze sürdükten sonra yüzünüzü ovarak peeling yapabilirsiniz. Eğer nemli cildinize sürer ve bekletirseniz maske olarak da kullanabilirsiniz. Kötü tarfı yapısının beyaz bir çamur gibi olması ve özellikle maske olarak kullanırken yüzden temizlemenin zor olması. Fiyatına göre iyi bir ürün ama bir daha alacağımı zannetmiyorum.
6. The Body Shop Çay Ağacı Serisi-Yüz Yıkama Jeli:
Çok keskin kokusuyla ve ciltteki yağı silip süpürmesiyle çoğu kişiye uygun olmayacak bir jel. Daha ziyade kötü beslendiğim, cildimin yağlandığı ve problemli olduğu dönemlerde kullanıyorum. Bir tane daha bu kocaman (250ml!) jelden var, tekrar alıp almayacağıma karar vermek için o şişenin de bitmesi lazım :)
7. Vichy Normaderm Problemli Ciltlere Karşı Bakım Kremi
Hafife yakın yapıda normal bir krem. Aldığım dönemde düzenli kullandım ama bir etkisi olmadığı için çok çok az kaldığında attım bir kenara. Kısa sürede biter zaten. Fiyat-performans olarak bakınca bir daha almam, bir özelliği yok.
8. Neutrogena Alkolsüz Tonik:
Migros'ta 1 alana 1 bedava indiriminden almıştım. Alkolsüz olması, cildi yakmaması, çok keskin bir kokusunun olmaması olumlu yönleri, bunlar dışında bildiğimiz tonik işte. İndirimdeyken görürsem tekrar alabilirim ama önce elimdeki yedek tonikleri bitirmeliyim...
9.Neutrogena Yağsız Nemlendirici krem:
Tek iyi yanı güneş koruma faktörü (15) olmasıydı, onun dışında cildimi vıcık vıcık yapan, gözeneklerimi kocaman açıp yağ fışkırmasına sebep olan fazlasıyla yoğun bir krem. Bir daha hayatta almam. Bu kremi eşime sürdürüyorum, kupkuru cildine traş sonrasında işe yarar diye. Bitirmem gereken çok ürün var canım, o da yardım etsin azıcık!!!
10. Nivea Selülit Kremi:
Selülit denen şeyin sadece masaj, su ve sporla o da ancak bir noktara kadar iyileşebileceğine inanıyorum. Umut fakirin ekmeği mantığıyla almıştım herhalde :) Kremin içeirsindeki şu ya da bu maddeden değil ama kremi yedirmek için yapacağım masajdan fayda görme ihtimalim için bunu da bitirip atacağım.
11. Lapitak Ayak Kremi
Vazelin ile aynı etkiyi yapıyor, ondan birazcık daha az yağlı olduğu için bundan almıştım. Tatil bitti kapalı ayakkabıları giymeye başladım ama topukları ihmal etmemek lazım ki bir dahaki bahara pembe ve yumuşacık çıksınlar ;)
12. Oriflame Domates Özlü Kil Maskesi:
Beyaz çamur kıvamında bir maske. İlk yıkandığı dakikalarda gözenekler hafif küçülmüş oluyor, biraz gerginlik yaratıyor ama kısa süre sonra herşey normale dönüyor. Olsa da olur olmasa da olur bir maske, bitince tekrar almayacağım.
13.Avon Planet Spa-Zeytinyağlı Nemlendirici Maske
Cilde özel bir etkisi yok ama kokusu çok güzel olduğu ve kolay durulandığı için kullanmayı seviyorum. Bitirene kadar kullanıp bir daha almayacağım.
14. Rosense Kayısı Partiküllü Peeling
Minicik partükülleriyle peeling yapmaktan uzak bir ürün. Kokusu annemin ben küçükken kullandığı nemlendricilere benziyor. Az kaldığı için bitiriyorum, bir daha da almayacağım.
15. Gliss Oil Nutritive Sıvı Saç Kremi
Bayılıyorum bu sıvı saç kremlerine! Yarısı bitti zaten ama yedekte 2 tane daha beklediği için bu bitsin, sıra diğerlerine gelsin :)
16. The Body Shop Çay Ağacı Serisi- Nemlendirici
6'daki jelin nemlendiricisi. Serinin cildime iyi gelip gelmediğini görmek için önce bu seyahat senini almıştım, yüz yıkama jeli ve toniği bitti, sivilceler için olan yağı bitirmek için acele etmiyorum ama bu krem de bitsin artık. Yolculuklar için bu tür küçük setler gerçekten iyi oluyor ama çoğu nemlendirici zaten küçük boyda olduğu için bunu ısrarla tutmak için bir sebep yok, bitsin.
17. Nivea Günlük Matlaştırıcı Nemlendirici Yüz Kremi
Hafif bir krem sayılmaz ama ağır ya da yağlı da değil. Bir daha almam ama bitene kadar da kullanabilirim, özellikle önümüzdeki aylarda havalar soğuyunca.
18. Garnier Nemlendirici ve Koruyucu Bakım Kremi
İndirimdeyken merak ettiğim için almıştım. Cildimi yağlandırıyor o yüzden eşime devredilecek 2. parça da bu. Ha ben bitirmişim ha o, maksat çekmecelerde yer açılsın!
19. The Body Shop Kenevirli Body Butter
Özellikle bronzlaşan derinin pul pul olmaya meyilli olduğu bugünlerde iyi gidiyor ama o ağır kokusu yok mu, gün içinde bile "kötü birşey kokuyor ne ki" deyip kokunun kolumdan bacağından geldiğini fark etmek hoş olmuyor... Yarattığı parlak, sağlıklı ve daha bronz görüntü için kullanmaya devam...
20. The Body Shop E Vitaminli Göz Kremi
Annemin göz çevresinde nerelerin kırıştığına bakınca benimkinde de aynı yerlerin kırışmaya başladığını fark ettim. O 2 noktaya unutmadığım zamanlarda sürmeye çalışıyorum, bir etkisi olup olmadığını görmek için yıllar sonraya bakmak lazım...
21. The Body Shop Seaweed- Nemlendirici Krem
Şimdiye kadar kullandığım nemlendiriciler arasında en sevdiğim, cildime en iyi gelen bu. Yapısı hafif, nemlendirmesi kararında, yağlanmayı azaltıyor, kokusu çok güzel, her yönüyle seviyorum. Bu kutu bitmek üzere ama elimde 2 tane daha yedek var, şirket batsa bile yosun kremimden yoksun kalmayacak durumdayın anlayacağınız!
22. The Body Shop Çay Ağacı Özlü Yüz Maskesi
Kil renginde, çamur kıvamında bir maske. Özellikle yazın yüzdeki ferahlatıcı etkisi için kullanıyordum, gözenekleri biraz toparlıyor. Kötü yanı yüzden temizlemek gerçekten zor oluyor. Bir daha almam çünkü bir yedeğim daha var :S
Kocaman listemin birinci bölümü burada bitiyor. İkinci bölümü yazmaya mecalim kalmadı, bitirme kısmını nasıl becereceğim bakalım.
Olacak olacak, listenin devamında görüşmek üzere ;)
Meğer ipin ucu kaçalı çooook olmuş! Ürünler sıraya dizilip giderken inanamadım, saymaya başladığımda ise dehşete kapıldım resmen!
Listem çok uzun olduğu için ilk etapta parfüm, deodorant, pudra ve rujları, sonrasında da cilt bakım ürünlerini bitirmeyi planlıyorum. Şu anda eylül ayının ortalarındayız, kasım ayının sonuna kadar bu resimlerden hiçbir şey kalmamış olmasına çalışacağım. Zaten kalmamalı da çünkü resimlerdeki ürünlerden çoğunun yedeği var onlar da apayrı ve koccaman bir çekmeceyi kaplıyor.
Karşınızda uzayıııp giden, kısalması için çırpınacağım listemn birinci bölümü:
1. Rosense %100 Gülsuyu:
Katkısız olan bu gül suyunu kullanırken gayet memnundum aslında. Cildi yakmıyor ve kurutmuyordu ama bu daha bitmeden aldığım yüz temizleme jellerinin takımı olan tonikler yüzünden buzdolabında unuttum gitti... (Gül suyunu buzdolabında muhafaza ederseniz daha uzun süre taze kalıyor) 8tl'ye alınabilecek en doğal ve iyi ürün hala bu bence.
2. Rosense Yüz Yıkama Köpüğü:
Ne kötü ne de iyi, ortalama bir yüz yıkama köpüğüydü, daha bu bitmeden eve giren yeni temizleme jelleri yüzünden bu da unutulup gitti.
3. The Body Shop Seaweed Serisi Yüz Yıkama Jeli:
Cildi kurutmayan, hafif ve güzel kokan bir jel. Bu seriyi çok severek kulanıyorum; jelini, toniğini, nemlendiricisini ve temizleme sütünü set halinde almıştım. Jeli akşam yüzümü yıkarken kullanıyorum. Sanıyorum hedeflediğim tarihe kadar bitecek.
4. Garnier Derinlemesine Arındırıcı Peeling Jeli
Peeling etkisi çok az olan bir jel bu, peeling pıtırcıkları çok ince, çok minik. Benim cildim karma-yağlı arası bir cilt ve günlük olarak üst üste bu jeli kullansam bile tahriş ya da kurutma yapmıyor. Ama vaadettiği siyah noktalarda azalma ve gözenekleri küçültme gibi bir etki de yapmadı bende. Bir bitsin, bir daha almayacağım :D
5. Garnier 3'ü 1 arada
Temizleme, peeling ve maskeyi aynı anda yapabileceğinizi söyleyen bir ürün. Sulandırıp yüzünüze sürdükten sonra yüzünüzü ovarak peeling yapabilirsiniz. Eğer nemli cildinize sürer ve bekletirseniz maske olarak da kullanabilirsiniz. Kötü tarfı yapısının beyaz bir çamur gibi olması ve özellikle maske olarak kullanırken yüzden temizlemenin zor olması. Fiyatına göre iyi bir ürün ama bir daha alacağımı zannetmiyorum.
6. The Body Shop Çay Ağacı Serisi-Yüz Yıkama Jeli:
Çok keskin kokusuyla ve ciltteki yağı silip süpürmesiyle çoğu kişiye uygun olmayacak bir jel. Daha ziyade kötü beslendiğim, cildimin yağlandığı ve problemli olduğu dönemlerde kullanıyorum. Bir tane daha bu kocaman (250ml!) jelden var, tekrar alıp almayacağıma karar vermek için o şişenin de bitmesi lazım :)
7. Vichy Normaderm Problemli Ciltlere Karşı Bakım Kremi
Hafife yakın yapıda normal bir krem. Aldığım dönemde düzenli kullandım ama bir etkisi olmadığı için çok çok az kaldığında attım bir kenara. Kısa sürede biter zaten. Fiyat-performans olarak bakınca bir daha almam, bir özelliği yok.
8. Neutrogena Alkolsüz Tonik:
Migros'ta 1 alana 1 bedava indiriminden almıştım. Alkolsüz olması, cildi yakmaması, çok keskin bir kokusunun olmaması olumlu yönleri, bunlar dışında bildiğimiz tonik işte. İndirimdeyken görürsem tekrar alabilirim ama önce elimdeki yedek tonikleri bitirmeliyim...
9.Neutrogena Yağsız Nemlendirici krem:
Tek iyi yanı güneş koruma faktörü (15) olmasıydı, onun dışında cildimi vıcık vıcık yapan, gözeneklerimi kocaman açıp yağ fışkırmasına sebep olan fazlasıyla yoğun bir krem. Bir daha hayatta almam. Bu kremi eşime sürdürüyorum, kupkuru cildine traş sonrasında işe yarar diye. Bitirmem gereken çok ürün var canım, o da yardım etsin azıcık!!!
10. Nivea Selülit Kremi:
Selülit denen şeyin sadece masaj, su ve sporla o da ancak bir noktara kadar iyileşebileceğine inanıyorum. Umut fakirin ekmeği mantığıyla almıştım herhalde :) Kremin içeirsindeki şu ya da bu maddeden değil ama kremi yedirmek için yapacağım masajdan fayda görme ihtimalim için bunu da bitirip atacağım.
11. Lapitak Ayak Kremi
Vazelin ile aynı etkiyi yapıyor, ondan birazcık daha az yağlı olduğu için bundan almıştım. Tatil bitti kapalı ayakkabıları giymeye başladım ama topukları ihmal etmemek lazım ki bir dahaki bahara pembe ve yumuşacık çıksınlar ;)
12. Oriflame Domates Özlü Kil Maskesi:
Beyaz çamur kıvamında bir maske. İlk yıkandığı dakikalarda gözenekler hafif küçülmüş oluyor, biraz gerginlik yaratıyor ama kısa süre sonra herşey normale dönüyor. Olsa da olur olmasa da olur bir maske, bitince tekrar almayacağım.
13.Avon Planet Spa-Zeytinyağlı Nemlendirici Maske
Cilde özel bir etkisi yok ama kokusu çok güzel olduğu ve kolay durulandığı için kullanmayı seviyorum. Bitirene kadar kullanıp bir daha almayacağım.
14. Rosense Kayısı Partiküllü Peeling
Minicik partükülleriyle peeling yapmaktan uzak bir ürün. Kokusu annemin ben küçükken kullandığı nemlendricilere benziyor. Az kaldığı için bitiriyorum, bir daha da almayacağım.
15. Gliss Oil Nutritive Sıvı Saç Kremi
Bayılıyorum bu sıvı saç kremlerine! Yarısı bitti zaten ama yedekte 2 tane daha beklediği için bu bitsin, sıra diğerlerine gelsin :)
16. The Body Shop Çay Ağacı Serisi- Nemlendirici
6'daki jelin nemlendiricisi. Serinin cildime iyi gelip gelmediğini görmek için önce bu seyahat senini almıştım, yüz yıkama jeli ve toniği bitti, sivilceler için olan yağı bitirmek için acele etmiyorum ama bu krem de bitsin artık. Yolculuklar için bu tür küçük setler gerçekten iyi oluyor ama çoğu nemlendirici zaten küçük boyda olduğu için bunu ısrarla tutmak için bir sebep yok, bitsin.
17. Nivea Günlük Matlaştırıcı Nemlendirici Yüz Kremi
Hafif bir krem sayılmaz ama ağır ya da yağlı da değil. Bir daha almam ama bitene kadar da kullanabilirim, özellikle önümüzdeki aylarda havalar soğuyunca.
18. Garnier Nemlendirici ve Koruyucu Bakım Kremi
İndirimdeyken merak ettiğim için almıştım. Cildimi yağlandırıyor o yüzden eşime devredilecek 2. parça da bu. Ha ben bitirmişim ha o, maksat çekmecelerde yer açılsın!
19. The Body Shop Kenevirli Body Butter
Özellikle bronzlaşan derinin pul pul olmaya meyilli olduğu bugünlerde iyi gidiyor ama o ağır kokusu yok mu, gün içinde bile "kötü birşey kokuyor ne ki" deyip kokunun kolumdan bacağından geldiğini fark etmek hoş olmuyor... Yarattığı parlak, sağlıklı ve daha bronz görüntü için kullanmaya devam...
20. The Body Shop E Vitaminli Göz Kremi
Annemin göz çevresinde nerelerin kırıştığına bakınca benimkinde de aynı yerlerin kırışmaya başladığını fark ettim. O 2 noktaya unutmadığım zamanlarda sürmeye çalışıyorum, bir etkisi olup olmadığını görmek için yıllar sonraya bakmak lazım...
21. The Body Shop Seaweed- Nemlendirici Krem
Şimdiye kadar kullandığım nemlendiriciler arasında en sevdiğim, cildime en iyi gelen bu. Yapısı hafif, nemlendirmesi kararında, yağlanmayı azaltıyor, kokusu çok güzel, her yönüyle seviyorum. Bu kutu bitmek üzere ama elimde 2 tane daha yedek var, şirket batsa bile yosun kremimden yoksun kalmayacak durumdayın anlayacağınız!
22. The Body Shop Çay Ağacı Özlü Yüz Maskesi
Kil renginde, çamur kıvamında bir maske. Özellikle yazın yüzdeki ferahlatıcı etkisi için kullanıyordum, gözenekleri biraz toparlıyor. Kötü yanı yüzden temizlemek gerçekten zor oluyor. Bir daha almam çünkü bir yedeğim daha var :S
Kocaman listemin birinci bölümü burada bitiyor. İkinci bölümü yazmaya mecalim kalmadı, bitirme kısmını nasıl becereceğim bakalım.
Olacak olacak, listenin devamında görüşmek üzere ;)
28 Mart, 2011
Born Pretty Store
23 Şubat'ta Born Pretty Store'dan yaptığım alışverişten bahsetmiştim. O gün alışverişten sonra gelen mailde paketimin Türkiye'ye 1 ay civarında bir sürede geleceği yazıyordu. Gerçekten de paket tamı tamına 1 ayda, 23 martta bana ulaştı.
Ürünler Singapur'dan geldiği için 1 ay sürmesini normal karşılamak lazım diye düşünüyorum, mailde diğer ülkelere gidiş süreleri daha kısa görünüyordu.
Kutunun hafifliği önce biraz yüreğimi hoplattı, elime alır almaz kesin içinde birşeyler eksik diye düşündüm. Ama satın aldığım 3 ürün de iyice paketlenmiş kutunun içindeydi.
Törpüyü hemen kullandım, diskler ve damgayla hala boğuşuyorum, süngerleri de öylesine bir denedim.
Benim memnun kaldığım Born Pretty Store'dan nasıl alışveriş yapılabileceğiyle ilgili ekran görüntülerini içeren bir yazı ve her bir ürün hakkındaki yorumları da tembellik etmeyip önümüzdeki birkaç gün içinde yazacağım :) Gerçi bu aralar okul-müfettiş-kurs-soğuk algınlığı-temizlik manyaklığı derken tembellik etmeye zaten vakit bulamıyorum ki...
Etiketler:
born pretty store,
İnternetten alışveriş,
konad,
Makyaj,
paypal,
saç,
tırnak
25 Şubat, 2011
Born Pretty Store
Ne zamandır bakındığım Konad setlerinden dün nihayet aldım. Sitenin adı Born Pretty. Aslında Essieninkini almayı planladığım halde kullandıkça soyulmadığını iddia eden bu cam törpüyü:
ve bu uyduruk bigudimsi şeyleri de sepete attım.
Konad setinde 12 plaka ve 1 stamp var. Benim seçtiğim sette desenler şöyle:
Aslında bir de bu set vardı:
Ödemeyi Paypal ile yaptım. Gönderim ücreti de takipli posta ile sabit 3$, takipsiz posta ile ise ücretsiz.
Yalnız sipariş verdikten sonra sepette bunların eksik olduğunu fark ettim...
Eh, ilk paket sorunsuz gelirse belki ikinci bir alışverişle bunlardan alırım =)
ve bu uyduruk bigudimsi şeyleri de sepete attım.
Konad setinde 12 plaka ve 1 stamp var. Benim seçtiğim sette desenler şöyle:
Aslında bir de bu set vardı:
Ödemeyi Paypal ile yaptım. Gönderim ücreti de takipli posta ile sabit 3$, takipsiz posta ile ise ücretsiz.
Yalnız sipariş verdikten sonra sepette bunların eksik olduğunu fark ettim...
Eh, ilk paket sorunsuz gelirse belki ikinci bir alışverişle bunlardan alırım =)
Etiketler:
İnternetten alışveriş,
oje,
paypal,
saç
Born Pretty Store
Ne zamandır bakındığım Konad setlerinden dün nihayet aldım. Sitenin adı Born Pretty. Aslında Essieninkini almayı planladığım halde kullandıkça soyulmadığını iddia eden bu cam törpüyü:
ve bu uyduruk bigudimsi şeyleri de sepete attım.
Konad setinde 12 plaka ve 1 stamp var. Benim seçtiğim sette desenler şöyle:
Aslında bir de bu set vardı:
Ödemeyi Paypal ile yaptım. Gönderim ücreti de takipli posta ile sabit 3$, takipsiz posta ile ise ücretsiz.
Yalnız sipariş verdikten sonra sepette bunların eksik olduğunu fark ettim...
Eh, ilk paket sorunsuz gelirse belki ikinci bir alışverişle bunlardan alırım =)
ve bu uyduruk bigudimsi şeyleri de sepete attım.
Konad setinde 12 plaka ve 1 stamp var. Benim seçtiğim sette desenler şöyle:
Aslında bir de bu set vardı:
Ödemeyi Paypal ile yaptım. Gönderim ücreti de takipli posta ile sabit 3$, takipsiz posta ile ise ücretsiz.
Yalnız sipariş verdikten sonra sepette bunların eksik olduğunu fark ettim...
Eh, ilk paket sorunsuz gelirse belki ikinci bir alışverişle bunlardan alırım =)
Etiketler:
İnternetten alışveriş,
oje,
paypal,
saç
21 Aralık, 2010
Topuzuma Renk Gelsin!
Okula giderken yaptığım saçlar konusunda pek de yaratıcı olduğum söylenemez, bunda sabah uykusunu çoook sevmemin de etkisi büyük tabii =))
3 ana saç şeklim var ama en sık kullandığım saç, bildiğimiz topuz... Diğerleri ise yarım toplanmış ya da (üşenmeyip akşam yatarken saçlarımı sarmışsam) tamamen açık bırakılmış su dalgaları. Sık kullandığım topuza arada bir değişiklik katmak için üst tarafında balıksırtı örgü ekliyorum bazen ama daha değişik birşeyler yapmak istiyordum.
Geçen gün çocuklarla Veda adlı filmi izlerken Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın gençken topuz yaptığı saçına taktığı bir aksesuar dikkatimi çekti. O topuzun alt tarafına yapmıştı ve metal bir taraktı. Bense düğünümüzdeki saçımda da olduğu gibi topuzun yan tarafına takılacak ve daha spor tarzda birşey istiyordum. Tv izlerken bu çıktı:
3 ana saç şeklim var ama en sık kullandığım saç, bildiğimiz topuz... Diğerleri ise yarım toplanmış ya da (üşenmeyip akşam yatarken saçlarımı sarmışsam) tamamen açık bırakılmış su dalgaları. Sık kullandığım topuza arada bir değişiklik katmak için üst tarafında balıksırtı örgü ekliyorum bazen ama daha değişik birşeyler yapmak istiyordum.
Geçen gün çocuklarla Veda adlı filmi izlerken Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın gençken topuz yaptığı saçına taktığı bir aksesuar dikkatimi çekti. O topuzun alt tarafına yapmıştı ve metal bir taraktı. Bense düğünümüzdeki saçımda da olduğu gibi topuzun yan tarafına takılacak ve daha spor tarzda birşey istiyordum. Tv izlerken bu çıktı:
Topuzuma Renk Gelsin!
Okula giderken yaptığım saçlar konusunda pek de yaratıcı olduğum söylenemez, bunda sabah uykusunu çoook sevmemin de etkisi büyük tabii =))
3 ana saç şeklim var ama en sık kullandığım saç, bildiğimiz topuz... Diğerleri ise yarım toplanmış ya da (üşenmeyip akşam yatarken saçlarımı sarmışsam) tamamen açık bırakılmış su dalgaları. Sık kullandığım topuza arada bir değişiklik katmak için üst tarafında balıksırtı örgü ekliyorum bazen ama daha değişik birşeyler yapmak istiyordum.
Geçen gün çocuklarla Veda adlı filmi izlerken Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın gençken topuz yaptığı saçına taktığı bir aksesuar dikkatimi çekti. O topuzun alt tarafına yapmıştı ve metal bir taraktı. Bense düğünümüzdeki saçımda da olduğu gibi topuzun yan tarafına takılacak ve daha spor tarzda birşey istiyordum. Tv izlerken bu çıktı:
3 ana saç şeklim var ama en sık kullandığım saç, bildiğimiz topuz... Diğerleri ise yarım toplanmış ya da (üşenmeyip akşam yatarken saçlarımı sarmışsam) tamamen açık bırakılmış su dalgaları. Sık kullandığım topuza arada bir değişiklik katmak için üst tarafında balıksırtı örgü ekliyorum bazen ama daha değişik birşeyler yapmak istiyordum.
Geçen gün çocuklarla Veda adlı filmi izlerken Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın gençken topuz yaptığı saçına taktığı bir aksesuar dikkatimi çekti. O topuzun alt tarafına yapmıştı ve metal bir taraktı. Bense düğünümüzdeki saçımda da olduğu gibi topuzun yan tarafına takılacak ve daha spor tarzda birşey istiyordum. Tv izlerken bu çıktı:
22 Haziran, 2010
Bihter, Sen Çok Yaşa!
Eskiden kuaföre büyük su dalgaları istiyorum derdim, ortaya koyun gibi bir saç çıkardı... Ama herşeyi meşhur olan Bihter'in saçı da kuaförler arasında meşhur olmuş ki, artık büyük dalgalar istiyorum deyince "Bihter saçıııı" diyorlar :))
Bugün kuaför asker (orduevi kuaförüne gittim) kısacık zamanda aynı aşağıdaki dalgaları oluşturdu. Bihter sen çok yaşa ki kuaförler dalgalarını unutup bizi yine merinos koyunununa çevirmeye başlamasınlar!
Etiketler:
saç
Bihter, Sen Çok Yaşa!
Eskiden kuaföre büyük su dalgaları istiyorum derdim, ortaya koyun gibi bir saç çıkardı... Ama herşeyi meşhur olan Bihter'in saçı da kuaförler arasında meşhur olmuş ki, artık büyük dalgalar istiyorum deyince "Bihter saçıııı" diyorlar :))
Bugün kuaför asker (orduevi kuaförüne gittim) kısacık zamanda aynı aşağıdaki dalgaları oluşturdu. Bihter sen çok yaşa ki kuaförler dalgalarını unutup bizi yine merinos koyunununa çevirmeye başlamasınlar!
Kaydol:
Yorumlar (Atom)
