Dubrovnik' e hoşgeldik! Havaalanından çıkışta bizi ilk getirdikleri yer. Ne kadar yeşillik olduğunu, "çarşaf gibi deniz" kavramımı değiştirdiğini söylememe gerek yok galiba. Bu arada su topu oynayanlarla tatil boyunca sık sık karşılaştık.
Bu daracık sokaklar tatil boyu her yerdeydi.
Uzaktan bakınca kapı havada asılı gibi görünüyor değil mi?
Yürürken bir baktık kırmızı bir deniz yıldızı bize bakıyor :)
Bu tonton teyzecik de pazar ayini için yan tarafımızdaki kiliseye gidiyordu.
Arkadaki surlarla çevrili old city manzarası bahane, her yerde fotoğraf alanlarını işgal eden sevimli çekikler şahane!
Azıcık su içeyim diye meydandaki çeşmeye gittim, bir baktım bu minik benden önce kapmış çeşmeyi!
Parlak taşlı Stari Grad ve iki çocuklu incecik bir anne (o simit gibi görünen bıngıldak değil aslında arkadaki kuleden bir karartı)
Hırvatistan'ın geneli katolik hristiyan. Bu din adamı ne anlatıyor duyamadık ama büyük bir kalabalık uzun süre dikkatle dinledi. Böylece bazı yerleri insanları dahil etmeden fotoğraflayabildik :)