Ortaya karışık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ortaya karışık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

07 Kasım, 2011

İyi Bayramlar



Şehit haberlerini ve depremi unutamadık, hala boğazımızda birer yumrular ama herkese mümkün olduğunca güzel bayramlar.

29 Ekim, 2011

Türkiye Cumhuriyeti' nin 88. Yılı Kutlu Olsun!

Ekim ayı zor geçti, üzüntüler, huzursuzluklari çaresizlikler üst üste geldi. Şehitlerimizin yasını tutamadan Van'ın çaresizliğine ve yasına boğulduk.

Bu ayın en ve belki de tek güzel yanı olacak Cumhuriyet Bayramı ise (görüntüde) "Van için çok üzülüyoruz" gerekçesiyle iptal edildi. O üzüntüyü bayram iptaliyle değil afet sonrasi kurtarmalarda, yardımlarda ve organizasyonlarda gösterselerdi olmaz mıydı? Olmazmış demek ki.

Herşeye rağmen, herkese rağmen, bugün Cumhuriyet Bayramı.

Türkiye Cumhuriyetinin 88. yaşı kutlu olsun, nice yıllara!




 

19 Ekim, 2011

19 Eylül, 2011

Heyecan



Biliyorum, çok güzel geçecek bu yıl; hem öğrenciler için, hem biz öğretmenler için hem de veliler için!

Yine de yıllardır olduğu gibi çok heyecanlıyım, içim pır pır!

13 Eylül, 2011

Sarah Jessica Parker-Covet

Sarah Jessica Parker'ın Covet parfümünü Cheapsmells'ten alırken kokusu hakkında bir fikrim yoktu, ne kadar kötü olabilir ki diye düşünerek almıştım.

 


Şurada yazmışım, 100ml'si 33$'mış ki, o zamanlar dolar böyle fırlamamıştı...  Yurtdışından kozmetik alışverişinin yasaklanacağı da aklımızın ucundan bile geçmiyordu tabii...

Yaz tatili başlarken ben de diğer parfümlerimin iyice azalmasını fırsat bilip hafif bir kokusu olduğunu okuduğum Covet'i kullanmaya başladım. Ama bir türlü sevemedim kendisini... O da beni sevmediğinden mi bilmiyorum, bende kalıcılığı Avon parfümlerinden bile daha az oluyor :( Kokuya tahammül edemediğim, üzerimde çok hafif bir koku istediğim günlerde kullanıyorum.



Sıradan bir kokusu olan, kalıcılığı çok düşük bu parfümü eğer Türkiye'den alsaydım çok pişman olurdum eminim. Sevil'deki indrimli(!) fiyatı 50ml için 80tl, 100ml için 118tl. İlla ki alacağım, kokusunu ben beğendim derseniz bile, bir yerlerde deneyip kalıcılığını görüp ondan sonra almanızı tavsiye ederim :)

05 Eylül, 2011

Özetle,

16 Ağustos, 2011

Cennete Gittim

Önceki hafta atladık motorumuza, karadenize doğru ilerledik. Trabzon, Ordu, Samsun, Sinop'u gezerek Safranbolu'ya ulaştık. Lokumları, kuyu kebaplarını lüplettip tekrar yola düştük. Nihayetinde güzel Ayvalık'a ulaştık, Cunda'ya yerleştik :)
Eylül ayına kadar kendimi denize, kuma, sakızlı dondurmaya, ballı lora, balığa vermeyi planlıyorum. Bilgisayarım yanımda olmadığı ve ortalama telefonum bloga yazmayı (hatta e-posta okumayı/yazmayı) işkenceye çevirdiği için daha ziyade twitter dan ses veriyorum, orada görüşmek üzere :)

27 Temmuz, 2011

Zirvedeydim!

Geçtiğimiz hafta katıdığımız dağcılık şenliğinde,




Bu manzaraya uyandım.




Çimenlere uzanıp huzurla bu manzarayı izledim.




Bu zirveye çıktım. (3549 m)




Zirveden mutlulukla baktığımda bu manzarayı gördüm.




Başarmanın verdiği mutlulukla burada uzanıp gülümsedim :)



Deniz tatili çok güzel ve yeri ayrı ama yaz sıcaklarında ilaç gibi gelen, hem sıcaklardan bunalan bedeni hem de bütün yıl çalışıp fazla ısınan ruhu serinleten dağ tatillerinin de yeri ayrı.


Not: Fotoğrafların büyük hallerini görmek için üzerlerine tıklamız yeterli :)


23 Temmuz, 2011

Sağlıklı Oje

Aseton tırnak yapısını bozuyor, soyulmasına, güçsüzleşmesine sebep oluyor diye ojelerimi çıkartırken aseton yerine asetonsuz oje çıkartıcı kullanmaya dikkat ettiğimden burada bahsetmiştim. Kısa sürede bu tercihimin faydasını da gördüm zaten. Bir de dikkat edilmesi gereken ojenin içeriğinde bulunabilen zararlı maddeler var, her ne kadar genellikle bizim için renk ve kıvam gibi özellikler maalesef sağlıktan daha öncelikli olsa da...

Son zamanlarda yerli markaların ojeleri arasında en çok severek kullandığım Pastel ojelerin içeriğinde zararlı maddelerin bulunmadığını, üstelik de hayvanlar üzerinde test edilmediğini okuyunca çok sevindim.

Eh, artık birbirinden güzel yaz renklerini iç rahatlığıyla sürüp güzelleşmeye devam :D

 

30 Mayıs, 2011

"Neredesin Aslı?"


Birden internete girmeyi, dolayısıyla da burada ve twitterda yazmayı bırakınca sık sık bu soruyu duymaya başladım. Bu sorunun cevabı fazlasıyla kişisel ve zor, o yüzden artık dönmüş olduğuma göre nerelerde olduğumu ve neden buralarda olmadığımı geçip buralarda yokken neler olduğunu yazayım :)

Geçen süre içerisinde:

* Ankara'ya gittim, bol bol yüzüp gezdim.

* Tahran'ın Damları'nı, Ayşe Kulin'in Hayat ve Hüzün' ünü okudum.

* Ailelerimizi ağırladım, evde ikiden fazla ses olmasının keyfini hatırladım.

* Gezinim'e Dubrovnik' i yazdım, fotoğraflara bakarken buralara gidebildiğim için ne kadar şanslı olduğumu düşündüm...

* Açık havada bol bol yürümeye çalıştım.

* Korkularımın üzerine gitmek için başkaları için manyakça ama benim için gerekli bir sürü şey yaptım. Antrenmanlarım devam ediyor :)

* Fotoğraf makineme küstüm, canım değil fotoğraf çekmek makinemi elime almak bile istemedi...

* Eşimin Tanzanya videolarını kendi çapımda montajladım, ortaya çıkana ben bile şaşırdım.

* Kaza yaptım :( Bir süredir arabasızım, belirsiz bir süre daha arabasız olacağım...

* Body Shop indiriminden yıl sonuna kadar yetecek yüz bakım ürünü depoladım!

* Bilgisayarımı değiştirdim, Bimeks'e sinir oldum :S

* Bir gün sabahın köründe uyanıp ani bir kararla kahkül kestim! Neyse ki şimdiye kadar kendim kestiğimi anlayan ya da beğenmeyen çıkmadı, hatta okuldaki kahküllü kız öğrenci sayısı patladı :D
En çok da başım ağrıyana kadar düşündüm... Ne tam, ne eksik, ne doğru, ne yanlış, neyi istiyorum, neyi istemiyorum, neden öyle, neden böyle değil...

İşte böyle geçti zaman :) Bakalım bundan sonrası nasıl devam edecek, ben de merak ediyorum...

(Resim buradan alındı)

23 Nisan, 2011

Geleceğin Yıldızı:Dilay!

Bugün blogumun yazarı geleceğin yıldızı, 8 yaşındaki Dilay Namlı. Dilay bizlerle  UNICEF yararına Roche tarafından düzenlenen ‘Geleceğin Yıldızı Sensin! Ne Olmak İstersin?' resim yarışmasına katıldığı resmini paylaşıyor.



Dilaycım, bu güzel resim için çok ama çok teşekkür ederim! Dilerim gelecek yıllar sana bol bol mutlulukla beraber hayallerindeki tüm başarıları ve güzellikleri getirir!
Dilay' a öpücükler ve hepimize mutlu bayramlar!

 

06 Nisan, 2011

Dreamhost


Malum artık blogumu .com uzantılı olarak değiştirdim ve wordpress üzerinden yazıyorum. Bu iki işlemi yapabilmek için taşınmadan önce bir alan adı (domain)  ve beğendiğim bir hosting firmasından 1 yıllık üyelik satın aldım. "Hangi hostingi seçtin?" "Neye göre karar verdin?" ve "Memnun musun?" diye soranlara bu yazı cevap olur umarım :)


"Wordpress için hangi hosting firması daha iyi?" diye araştırma yaparken karşıma birçok isim, farklı özellikte paketler ve her birinde farklı fiyatlar çıktı. wordpress.org sitesinde tavsiye edilen Bluehost, Dreamhost, Media Temple ve Laughing Squid vardı. Ayrıca aklımda uzun süre ilk sırada olan Just Host (dost tavsiyesi ;)  ), sık bahsedilen Go Daddy, HostGator gibi firmalara da göz attım.



Kafam karmakarışık olmuş gözüm dönmüşken Dream Host'un fiyatı aklımı çeldi. Müşteri memnuniyet oranı %99.92 olarak görünen Dream Host geçtiğimiz ay, aylık fiyatını 2.95$'e indirdi. Üstelik tek tıkla wordpress kurulumu yapma imkanı var ve birkaç dakika içerisinde kurulum tamamlanıyor. Paket içerisinde neler olduğunu buradan görebilirsiniz.


Dream Host'tan alan adımı satın aldım ve hosting hizmetini 2 hafta ücretsiz olarak denedim. İlk günlerde acemilikle yaşadığım her sorunda gece gündüz yardımcı oldular, soru sormak istediğimde karşımda otomatiğe bağlanmış bir bilgisayar değil hep gerçek bir insan vardı. Hatta cPanel'de yaptığım ve nerede hata yaptığımı fark edemediğim bir değişikliği düzeltip sonra da nasıl yapılması gerektiğini anlatan bir e-posta gönderdiler.


Özetle benim hosting seçimim DreamHost'tan yana oldu ve şimdiye kadarki 1,5 aylık dönemde gayet memnun kaldım. Şu anda aylık ücreti 8.95$ olarak görünse de Google'da "Dreamhost promo code" diye arama yaparak rahatlıkla bulabileceğiniz kodlarla 50$ ve üzeri miktarlarda indirimle alışveriş yapabilirsiniz.


 


 

23 Mart, 2011

Canlı Cenaze



Dün spor salonundan çıkarken ağlamamla sonuçlanan yorgunluk patlamasının sebebi son günlerde gazetelerde yer bulan "Canlı Cenaze Sendromu" olabilir mi acaba? Şaka bir yana pazar günü yattığım yerden kalkamama, sabahları uyanamamama, daha spor yaparken yorgunluktan sürünmeme sebep olan bahar yorgunluğu artık hayatımdan çıkıp gitse çok sevineceğim...

Koyu renk kıyafetleri atıp, yazlık kıyafetlerimi giymek ve rengarenk ojelerimi sürüp enerji patlaması yaşamak istiyorum! Beni duyuyor musun yerlede sürünen bünyem?

14 Mart, 2011

Özgürlük!

Mahkemenin Blogger için aldığı yayını durdurma kararını bilirkişi durdurdu ve önümüzdeki birkaç gün içinde blog yazarlarının sitelerine kavuşacağı haberi gazetelerde yayınlandı :) Günlerdir o kırmızı yazıyı görmek, sevdiğim yazarları okuyamamak çok can sıkıcıydı... Ne Digiturk ne Google, olan yine blog yazarlarına ve okurlarına oldu...

Dilerim tüm blog yazarları 2 haftadır biriken yazamadıkları herşeyi hemen yazar, buralar yine şenlenir!

Cunda Hatrına


 


Bu akşam ATV'de yeni bir dizi başlayacakmış, adı Herşeye Rağmen ve biraz Hatırla Sevgili havası var gibi. Konusu nedir, oyuncular nasıldır bilemiyorum ama dizi Ayvalık Cunda'da çekildiği için ben bu akşam ona bir şans vereceğim. Dizi kötü olsa bile özlediğim, mümkün olan en kısa zamanda yerleşmeyi planladığımız Ayvalık'ın güzel görüntüleri yeter :)


 


13 Mart, 2011

Evden Kayak Keyfi

Bugün için planımız geçen pazar olduğu gibi kayağa gitmekti. Üstelik cuma günü yağan kar ve bugün pırıl pırıl parlayan güneş de sanki planımızı desteklemek için özellikle çaba harcadı. Ama maalesef ben hastalanınca gidip biraz da orada üşümeye cesaret edemedim ve evde kaldım...

Aklım pistte kalınca açtım geçen yılki Sarıkamış fotoğraflarımıza bakıyorum, en azından evde oturduğum yerden kayak yapmanın, karlar içinde olmanın keyfini bir parça da olsa hissedeyim diye.

Siz de o keyfi paylaşmak isterseniz Gezinim.com için yazdığım Sarıkamış yazısına bir göz atabilirsiniz :)

 

12 Mart, 2011

Taşındım!


Digiturk ile Google' ın Blogger kullanıcıları ve okuyucularına yaptığı anlamsız işkence malum. Bu belirsizlikten ve boş boş oturup Google ile Digiturk' ün keyfinin olmasını beklemekten sıkılınca www.kafdagininardindan.com alan adımı alıp Wordpress'e taşındım.


İlk başta daha önceki Wordpress denemelerimi hatırlayıp 'Nasıl yapacağım? Becerebilir miyim?' diye düşündüm, bir çok kişinin de aklında bu soruların olduğuna eminim. Ama okurken-denerken-sorarken-tekrar denerken site şimdiki haline geldi.


Bundan sonra blogspot adresimden değil, buradan yazmaya devam edeceğim. Sanki blogumu değil de evi taşımışım gibi hissediyorum! Eşyaları taşıyıp duvarları boyadım sayılır, sıra eve yeni eşyalar eklemeye geldi. Umarım siz de yeni evimi benim kadar seversiniz ;)


Not: Hala Wordpress konusunda tam bir acemiyim. Ama aceminin dilinden acemi anlar, iyi bilen birine sormaya çekiniyorum diye düşündüğünüz bir soru olursa (Debelenerek bulduğum ' Eski blog izleyicilerimi kaybetmeden Google Friend Connect'imi nasıl yeni sayfama eklerim' ya da ' Temamın Türkçe dil dosyasını nasıl kullanacağım ' gibi, mail atmaktan çekinmeyin :)

02 Ocak, 2011

2011'e Girerken Biz...

 Kırmızı mumlarımızı yaktık

Fındık-fıstık-cips ile şımaran bizim kızı iyice şımarttık

Az kalsın tombala bile oynayacaktık... Neyse ki sürpriz yapan bir dost sayesinde zaman çok hızlı aktı, sohbetin güzelliğinden 2011'e girdiğimizi bile 5-6 dakika sonra fark ettik...

2011 bana maalesef dilediğim gibi kar yağarak gelmedi... Ama o gün yüzüme birkaç tane de olsa kar tanesi düştü... Bu da bir işarettir değil mi? Hala umudum var, bu yıl birşeyler değişecek diye...

2011'e Girerken Biz...

 Kırmızı mumlarımızı yaktık

Fındık-fıstık-cips ile şımaran bizim kızı iyice şımarttık

Az kalsın tombala bile oynayacaktık... Neyse ki sürpriz yapan bir dost sayesinde zaman çok hızlı aktı, sohbetin güzelliğinden 2011'e girdiğimizi bile 5-6 dakika sonra fark ettik...

2011 bana maalesef dilediğim gibi kar yağarak gelmedi... Ama o gün yüzüme birkaç tane de olsa kar tanesi düştü... Bu da bir işarettir değil mi? Hala umudum var, bu yıl birşeyler değişecek diye...

29 Aralık, 2010

Ortaya Karışık


Son zamanlarda bloga pek yazmadım çünkü çoğu zaman hiç içimden gelmedi...Hani herkesin mutsuz ve herşeye karşı isteksiz hissettiği dönemler vardır ya, onlardan biri de bana misafir geldi.. Süpersonik bir PMS ile de birleşince iyice raydan çıktım, herşeye sinirlendim, ıvır zıvır için gözlerim doldu hemen...Bu ıvır zıvırın en büyüğü de arabanın önündeki sıyrık, güzel araba kullanıyorum diye gaza gelmişken çok içime oturdu o dökülen boya = (


Geçip giden bu depresif 2-3 haftada öğrencilerime yeterince yardımcı olamadım... Söz verdiğim halde Gezinim'e ekleyeceğim yazıyı (başladığım halde bir türlü tamamlayamadım) yazamadım... Arkadaşlarıma yapacağıma söz verdiğim birkaç takı vardı hala yapmadım... Laboratuarı yeniden düzenlemem lazım, sürekli erteliyorum...Yapıl(a)mayan bir sürü şey birikti...

Silkelenip kendime gelmem lazım!!! 2011'e böyle basık ve depresif girmek istemiyorum!!!

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails

Kim o?