keyif etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
keyif etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

02 Ocak, 2013

İlk Gün

Yıl nasıl başlarsa öyle gider deyip 1 Ocak günü giyindik, sarındık, aldık kuçularımızın ikisini ve dağlara doğru yürüyüşe çıktık.



Alttaki resimde sağ taraftaki dağda bir kaya var, onun yan tarafında da görünmese de bir çam ağacı. O çam için oraya "tek çam" deniyor. İşte biz de o tek çama gittik.

Bu şehrin özelliği de dağları bembeyaz olsa da şehrin yağışsız olması. Yani doğuda olsak da "kar tatili" bir hayal bizim için.




Vee bütün gün bizim kızı ağına düşürmeye çalışan Tarçın Bey manzarayı seyrediyor gibi görünse de başka işlerle meşgul >.<

Yeni yılda abur-cubursuz beslenme kararımı henüz uygulamaya başlayamasam da daha çok hareket, daha çok spor kararımı böylece başlatmış oldum. Devamı gelir umarım :)


31 Aralık, 2012

Benden


Bazı yılları yaşamak da bitirip bir kenara koymak da kolay değil. 2012 benim için o yıllardan biri. Hem hayatımın en kötü günlerini hem de en güzel günlerinin bir bölümünü kapsadı. Son bölümü güzel geçtiği için, yaşamak zorunda kaldığım üzüntüler sayesinde hayatıma daha büyük bir mutluluk ve huzur katıldığı için bu yılı iyi hatırlamaya çalışacağım.

Bu yıl en çok 'Dur bakalım, her şeyde bir hayır var' dedim, öncesindeki acı çekme kısmı zor geçse de sonunda hep öyle de çıktı. Bakalım 2013 en çok ne dedirtecek bana...

Vee bu yılın resimli bir özeti

Gezdim:



Giydim:


İçtim:

 Okudum:


Sevdim:


Sürdüm:
 En çok bu kategoriye çalışmışım :) Yedim:


Ve üzüldüm:


2013,hepimiz için 2012'den daha güzel olsun.




24 Eylül, 2012

Pazar

Dün günlerden pazardı; dinlenmenin, başlayacak haftanın enerjisini toplamanın günü. Peki biz ne yaptık?


1 saat boyunca bu havuzda yüzdük, kahvaltımızı hakettik! Küçücük şehrimizde tam olimpik bir havuz bulunması öyle büyük bir şans ki...



Kahvaltıyı eritmemiz lazımdı, biz de dağcılık kulübünün hocasını da yanımıza alıp dağın üzerinde çıkıntı şeklinde bir kaya var ya, 2,5 saatte oraya tırmandık! Defalarca "Burada ayağım kaysa aşağıdan parçalarımı bulabilirler mi acaba" diye düşünsem de aşağıya değil yukarıya bakmaya çalışarak zirvedeki kayaya çıktım. Benim gibi yükseklik korkusu had safhada olanlara göre değil bu işler ama ne yapalım...


Yorgunluktan sürünerek dağdan indik, tozumuzdan arınıp tekrar motora atladık ve şehre 30km mesafedeki şelaleye gittik.


Şelalenin yanındaki restaurant öyle güzel tavuk ve balık yapıyor ki, 3 haftadır her haftasonu oradayız; yağışlar ve dondurucu soğuklar başlamadan mümkün olduğunca keyfini çıkartmaya çalışıyoruz. Dağda dibine vuran enerjimizi yerine doldurup üzerine bir de tatlı yemiştik ki bir baktım 21.30'da uyuyakalmışım :)

Umarım sizin pazarınız da mutlu, huzurlu ve enerjik geçmiştir!

16 Ağustos, 2011

Cennete Gittim

Önceki hafta atladık motorumuza, karadenize doğru ilerledik. Trabzon, Ordu, Samsun, Sinop'u gezerek Safranbolu'ya ulaştık. Lokumları, kuyu kebaplarını lüplettip tekrar yola düştük. Nihayetinde güzel Ayvalık'a ulaştık, Cunda'ya yerleştik :)
Eylül ayına kadar kendimi denize, kuma, sakızlı dondurmaya, ballı lora, balığa vermeyi planlıyorum. Bilgisayarım yanımda olmadığı ve ortalama telefonum bloga yazmayı (hatta e-posta okumayı/yazmayı) işkenceye çevirdiği için daha ziyade twitter dan ses veriyorum, orada görüşmek üzere :)

26 Şubat, 2011

Yine Yol!

Geçen hafta evde oturduk ya, dayanamadık bugün yine düşüyoruz yollara! Birazdan Trabzon'a gitmek üzere yola çıkacağız. Güzel bir balık yiyip, sahilde yürüyüş yapıp, temiz hava alıp yarın döneceğiz.


Herkese güzel bir haftasonu diliyorum!

Yine Yol!

Geçen hafta evde oturduk ya, dayanamadık bugün yine düşüyoruz yollara! Birazdan Trabzon'a gitmek üzere yola çıkacağız. Güzel bir balık yiyip, sahilde yürüyüş yapıp, temiz hava alıp yarın döneceğiz.


Herkese güzel bir haftasonu diliyorum!

20 Eylül, 2010

Pazar günü bu temayı yüklediğimden beri telefonuma sevgim arttı, açıp açıp bakıyorum:) Kediler, patiler, şarjı gösteren balıklar tam benlik! 






Pazar günü bu temayı yüklediğimden beri telefonuma sevgim arttı, açıp açıp bakıyorum:) Kediler, patiler, şarjı gösteren balıklar tam benlik! 






01 Eylül, 2010

Döndüm!



Bir ay süren uzuuun tatilimiz maalesef dün sona erdi... Oyuncakçıdan dışarı sürüklenen çocuk gibi mızırdandım, küçük Emrah bakışlarıyla etrafı süzdüm, alt dudağım sarkık gezdim ama bugün seminerler başlayacağı için dönmek zorunda kaldık.

Tatil boyunca Ayvalık, İstanbul, Hırvatistan, Mostar, Karadağ, Marmaris ve Göcek'i gezdik. Fotoğrafları yükleyince güzelce anlatırım ama genel olarak bakarsak:

Ayvalık'ta kaldığımız iki haftayı değerlendirip yıllardır planladığımız ama bir türlü hayata geçiremediğimiz bir şeyi daha aradan çıkardık. Eşim zaten 3 yıldız dalgıçtı, ben ise hiç dalmamıştım. Bu böyle olmaz dedik, ben de eğitimimi aldım, 18 metrelik dalışımı da yaptım ve ilk yıldızımı kaptım:)


* Hırvatistan tatilimizin en güzel bölümüydü:) Havası, denizi, otelimiz, grubumuz, herşey çok hoştu. Söylemeden geçemeyeceğim: Ben ki yazları klimaya sarılıp da yatmak isterim, 8 gün klimayı açma gereği duymadık ve tek damla terlemedik?!!

* Mostar, Marmaris, Göcek ve Ayvalık sıcaktı ama İstanbul felaketti...  O sıcakta nasıl uyuyorsunuz, nasıl yaşıyorsunuz ey kliması olmayan İstanbullular??

* 30 günlük tatilin en az 25'inde deniz ürünleri yedim. Kalamar, levrek, mercan, papalina, karides, midye ve adını bilmediğim bir sürü balık:) Amaaa en çok da kendi tuttuğum balıkları;)

* Ayvalık ve Göcek'teki deniz kirlilikleri çok içime oturdu, özellikle Göcek beni hayal kırıklığına uğrattı.  Birşeyler yapmalı ama ne? Bilemiyorum...

* Objektifim tamirden geldiği için 16 gb fotoğraf çektim!! Ama 8gblık hafıza kartımı İstanbul'da unutmuşum, hafta içi postalanacak. O  fotoğraflar da geldikten sonra bol görselli (ve bol şunu da görün bunu da yapın tavsiyeli:)) yazılara hazır olun!

Döndüm!



Bir ay süren uzuuun tatilimiz maalesef dün sona erdi... Oyuncakçıdan dışarı sürüklenen çocuk gibi mızırdandım, küçük Emrah bakışlarıyla etrafı süzdüm, alt dudağım sarkık gezdim ama bugün seminerler başlayacağı için dönmek zorunda kaldık.

Tatil boyunca Ayvalık, İstanbul, Hırvatistan, Mostar, Karadağ, Marmaris ve Göcek'i gezdik. Fotoğrafları yükleyince güzelce anlatırım ama genel olarak bakarsak:

Ayvalık'ta kaldığımız iki haftayı değerlendirip yıllardır planladığımız ama bir türlü hayata geçiremediğimiz bir şeyi daha aradan çıkardık. Eşim zaten 3 yıldız dalgıçtı, ben ise hiç dalmamıştım. Bu böyle olmaz dedik, ben de eğitimimi aldım, 18 metrelik dalışımı da yaptım ve ilk yıldızımı kaptım:)


* Hırvatistan tatilimizin en güzel bölümüydü:) Havası, denizi, otelimiz, grubumuz, herşey çok hoştu. Söylemeden geçemeyeceğim: Ben ki yazları klimaya sarılıp da yatmak isterim, 8 gün klimayı açma gereği duymadık ve tek damla terlemedik?!!

* Mostar, Marmaris, Göcek ve Ayvalık sıcaktı ama İstanbul felaketti...  O sıcakta nasıl uyuyorsunuz, nasıl yaşıyorsunuz ey kliması olmayan İstanbullular??

* 30 günlük tatilin en az 25'inde deniz ürünleri yedim. Kalamar, levrek, mercan, papalina, karides, midye ve adını bilmediğim bir sürü balık:) Amaaa en çok da kendi tuttuğum balıkları;)

* Ayvalık ve Göcek'teki deniz kirlilikleri çok içime oturdu, özellikle Göcek beni hayal kırıklığına uğrattı.  Birşeyler yapmalı ama ne? Bilemiyorum...

* Objektifim tamirden geldiği için 16 gb fotoğraf çektim!! Ama 8gblık hafıza kartımı İstanbul'da unutmuşum, hafta içi postalanacak. O  fotoğraflar da geldikten sonra bol görselli (ve bol şunu da görün bunu da yapın tavsiyeli:)) yazılara hazır olun!

31 Temmuz, 2010

Hoşçakalın!

 

1 Eylül'e kadar sırt çantamız sırtımızda kaplumbağa gibi tatil yapacağız! İnternete girebilir miyim ya da girer miyim bilmiyorum :) 

Dönüşte bol bol hatıra ve fotoğrafla görüşmek üzere, hoşçakalın!

Not: Eğer Moskof Cariye Hürrem kitabı hakkında bilgi almak isterseniz Kitap Kurdunun Kütüphanesine bir uğrayın...

Hoşçakalın!

 

1 Eylül'e kadar sırt çantamız sırtımızda kaplumbağa gibi tatil yapacağız! İnternete girebilir miyim ya da girer miyim bilmiyorum :) 

Dönüşte bol bol hatıra ve fotoğrafla görüşmek üzere, hoşçakalın!

Not: Eğer Moskof Cariye Hürrem kitabı hakkında bilgi almak isterseniz Kitap Kurdunun Kütüphanesine bir uğrayın...

20 Temmuz, 2010

Şenlik - II

İşte şenlik resimlerimizin devamı...


İşte ennn lezzetli çay: odun ateşinde, kara demlikte, 3000 metrede:)






O kadar yağmurdan sonra elbette bir gökkşağı çıktı










Eh, arada bir tumbatı da doyurmak lazım değil mi:))








Resimde saklanmış poz veren kurbağayı görebildiniz mi? Kendisi geldi, ben fotorafını çekene kadar kıpurdamadan bekledi ve sonra vrak vrak zıplayarak gitti!

 Bu elinde pembe pullu kına mendili ile oynayıp duran örümcek adam öldürdü beni gülmekten:))



Bu bitkinin şekline ise bayılıyorum, yaprakların düzenine bakar mısınız!

Bir şenlik daha böyle geçti gitti ama bizim üzerimizdeki ferahlatıcı etkisi hala devam ediyor:)

Şenlik - II

İşte şenlik resimlerimizin devamı...


İşte ennn lezzetli çay: odun ateşinde, kara demlikte, 3000 metrede:)






O kadar yağmurdan sonra elbette bir gökkşağı çıktı










Eh, arada bir tumbatı da doyurmak lazım değil mi:))








Resimde saklanmış poz veren kurbağayı görebildiniz mi? Kendisi geldi, ben fotorafını çekene kadar kıpurdamadan bekledi ve sonra vrak vrak zıplayarak gitti!

 Bu elinde pembe pullu kına mendili ile oynayıp duran örümcek adam öldürdü beni gülmekten:))



Bu bitkinin şekline ise bayılıyorum, yaprakların düzenine bakar mısınız!

Bir şenlik daha böyle geçti gitti ama bizim üzerimizdeki ferahlatıcı etkisi hala devam ediyor:)

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails

Kim o?